Emeklilikte Yaşa Takılanlar düzenlemesi sonrası sigortalı olanlar için yeni bir emeklilik dönemi başlayacak. İşte emeklilikle ilgili yeni düzenlemenin ayrıntıları.
Böylece hem istihdam edilmiş hem de sosyal güvenceye kavuşmuş olacaklar. Plana göre ayrıca engellilik konusunda koruyucu ve önleyici çalışmalar etkinleştirilecek, engellilere yönelik sağlık hizmetlerinin niteliği artırılacak.
Öte yandan engellilerin iş hayatında daha çok yer almalarını sağlayacak tedbirler de alınacak. İşyerlerinde belli oranda engelli çalıştırma yükümlülüğü bulunuyor.
Engelli işçi çalıştırma yükümlülüğüne ilişkin mekanizmaların değerlendirilerek güçlendirileceğinin bildirildiği plana göre, kota-ceza yönteminin ve Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) tarafından uygulanan idari para cezalarının etkinliği ve istihdama katkısı ile uygulamaya ilişkin denetimler artırılacak.
Böylece kamu başta olmak üzere engelli birey istihdamı daha da geliştirilerek çalışma hayatında daha çok yer almaları sağlanacak.
12. Kalkınma Planı çerçevesinde emeklilerin maaşlarıyla ilgili de değişiklikler öngörülüyor. Şu anda uygulanan sistemde üçlü bir aylık hesaplama yöntemi kullanılıyor.
2000 öncesi dönem için ayrı hesaplama yapılırken aylık bağlama oranı yüksek tutuluyor. 2000-2008 arasındaki dönem için daha düşük aylık bağlama oranı ve farklı katsayılar devreye giriyor.
2008 sonrası için ise yine daha düşük aylık bağlama oranı kullanılırken enflasyon ve büyüme de hesaba katılıyor. Şimdi plana göre emeklilik aylık bağlama sistemi yeniden düzenlenecek. Burada öncelik kişilerin daha çok prim ödeyerek daha çok maaş almalarında olacak.
Yani gün sayısı arttıkça aylık da artmış olacak. Böylece istihdamda kalma süreleri artıyor olacak. Şimdiki sistemde daha çok gün değil daha çok kazanç emekli aylıklarını artırıcı etki yapıyor.
Yapılacak bir başka reform ile birlikte emekli olma kriterleri de yeniden belirlenirken burada yaşam süreleri de dikkate alınacak. Adaletli ve aktif pasif dengesini gözeten bir emeklilik sistemi ve aylık bağlama yöntemi ortaya çıkmış olacak.
Sosyal Güvenlik Kurumu çatısı altında toplanan Bağ-Kur, Emekli Sandığı ve SSK kurumları arasında norm birliği sağlanacak. Bu noktada Bağ-Kur prim şartının 9 bin günden 7200 güne indirilerek SSK ile eşitlenmesi ilk adım olarak gündeme gelmiş olacak.
Özellikle EYT sonrasında sigortalı olanlar yani 8 Eylül 1999 sonrasında çalışma hayatına katılanlar bu yeni reform sürecine dahil edilecek ve emekli olma sistemi değişmiş olacak.
Yine sosyal güvenlik sisteminin güçlendirilmesi sağlanarak hem çalışanların hem de emeklilerin refahı önceliklendirilecek. Kayıtsız çalışma yerine kayıtlı çalışma özendirilerek teşvik edilecek. Sosyal güvenlik sistemine giriş kolaylaşacak.
Bu amaçla farklı meslek ve gelir gruplarına yönelik yeni uygulamalar geliştirilecek, kolay işverenlik uygulaması yaygınlaştırılacak. Düşük gelirli esnaf, sanatkar, çiftçiler ve mevsimlik çalışanlar gibi gruplara özel sosyal sigorta programları oluşturulacak.
Daha sonra devreye girecek olan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi ile çalışanların emeklilik dönemlerinde refahlarının artması, çift maaş almaları sağlanacak.
Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi sayesinde hem tasarruf imkanına kavuşacak olan çalışanlar için işverenler ve devlet de birikimlere katkı yaparak büyümesini sağlayacak.
Bugün uygulanan Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ile ikinci bir emeklilik ve tasarruf fırsatı oluşuyor. Buraya devletin yüzde 30'luk katkısı dışınrda değişik fonlarda birikimler artıyor. Tamamlayıcı Emeklilik sistemi ile bu katkı bir adım öteye taşınarak işverenlerin de desteği sağlanmış olacak.
Emeklilik sistemindeki bir diğer reform ise tamamlayıcı emeklilik ile gelecek. Orta Vadeli Programda yer alan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TSS) ile çalışanlar SGK dışında bir emekli maaşına daha kavuşacak iddiasında bulunuldu.
İddiaya göre, böylece çalışırken elde edilen refah düzeyinin emekli olunca düşmesi önlenecek. Çalışanların tamamlayıcı emeklilik sistemine girmesiyle üçlü bir destek de uygulanacak.
Burada çalışandan kesilen primin dışında zişveren katkısı da sağlanırken devlet desteği de gelecek. Şu anda uygulanan Otomatik Katılımlı BES sisteminde devlet desteği yüzde 30 olarak uygulanıyor. Burada tasarruflar da çeşitli fonlarda değerlenecek. Ayrıca belirli mazeretler ile kısmi para çekme imkanı da getirilecek.
HABER MERKEZİ