VARTODüzenleme Tarihi : 11 Mart 2025 11:30Haber Girişi : 11 Mart 2025 14:01

Vartolu Yazar Özçelik: Kadınlar Günü’nün ardında kalanlar

Vartolu Yazar Özçelik: Kadınlar Günü’nün ardında kalanlar
Eğitimci, yazar, öğretmen Vartolu Sami Özçelik yazdığı değerlendirme yazısında 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü degerlendirdi.

 

ALPARSLAN DİYARI- Özçelik,”8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, her yıl olduğu gibi bu yıl da coşkuyla kutlandı. Ancak bu kutlamaların ardında, kadınların günlük hayatta karşılaştığı sorunlar gölgede kalmaya devam ediyor. Eğitimden iş hayatına, aile içi şiddetten toplumsal baskıya kadar birçok alanda kadınlar hâlâ büyük engellerle mücadele etmek zorunda kalıyor.

 

Özellikle kırsal kesimlerde, kadınların eğitime erişimi hâlâ istenilen düzeyde değil. Küçük yaşta evlendirilen kız çocukları, eğitim hakkından mahrum bırakılarak hayatın başında dezavantajlı konuma itiliyor. Oysa ki bir toplumun gelişmesi, ancak kadınların güçlü ve bilinçli bireyler olarak varlık göstermesiyle mümkündür.

 

 

Çalışma hayatına katılımda da kadınlar ciddi engellerle karşılaşıyor. İş gücüne katılım oranları düşük seviyelerde kalırken, çalışan kadınlar da eşit ücret ve kariyer fırsatlarından yeterince yararlanamıyor. Ev ve iş yükü arasındaki dengeyi kurmaya çalışan kadınlar, çoğu zaman toplumsal rollerin baskısı altında eziliyor.

 

Kadınların maruz kaldığı fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddet ise en büyük sorunlardan biri olmaya devam ediyor. “Namus cinayeti” adı altında kadınların yaşam haklarının ellerinden alınması, sadece bireysel bir trajedi değil, aynı zamanda toplumun ortak bir sorunudur. Kadın sığınma evleri ve hukuki destek mekanizmaları, şiddet gören kadınlar için yeterli güvenceyi sağlayamıyor.

 

 

Kadınların hak ettiği değeri görmesi, sadece özel günlerde değil, hayatın her alanında mümkün olmalıdır. Bu nedenle, kız çocuklarının eğitimi, kadın istihdamının artırılması ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için somut adımlar atılmalıdır.

 

Unutmayalım ki, güçlü kadınlar güçlü toplumların temelidir. 8 Mart’ın coşkusu içinde, bu gerçekleri göz ardı etmemek ve kadınların hak ettikleri eşitliği sağlamak hepimizin ortak sorumluluğudur.

 

BÜLTEN