Genel merkezi İstanbul’un Vefa semtinde bulunan Muş Vakfı, Eğitim komisyonu tarafından hazırlanan akademik bir dergi çıkardığını duyurdu.
Muş Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ulvi Eroğlu Vakıf’ın e dergisine yazdığı sunuş yazısında, “Uzun yıllar önce ayrıldığımız memleketimize vefa duygusu besleyen büyüklerimiz İstanbul’un merkezinde Vefa semtine, vefanın merkezini kondurmuşlar. Efendim, yaşanmışlığıyla tasdik ettiğiniz bazı sözler vardır. Söz şudur ki mekânlar, hayatın ve şahsiyetin şekillenmesinde önemlidir. Evet, bu mekânı bu vakfı bize vedia olarak bırakan, kuruluş felsefesi ve mekânı ile bugün yapmış olduğumuz hizmetlerin mebdei olan değerli büyüklerimizin darı bekaya irtihal edenlerine rahmet ve mağfiret hali hazırda bizimle olanlara sağlık sıhhat ve afiyetler diliyorum” dedi.
Muş Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ulvi Eroğlu sunuş yazısında şu ifadelere yer verdi:
“Efendim dokuz yıl önce bir idealistin (Orhan Sami GÜLTEKİN) celbiyle bir araya geldiğimiz vakfımızın girizgâh faslında zaten var olan eğitim ve kalkınmaya bir de ittifak gayesini ilave ettik. İlk üç yılımız, vakfın inşa ve ihyasına ve ikinci dönemi, bursta kemmiyet ki (çokluk) 70’lerden 1071 öğrenciye, üçüncü dönemde, 1453 hedefiyle beraber keyfiyet dönemini başlattık. Pandemi denen musibetle inkitaya uğrasa da bu dönem yeni yönetim kurulunun teşekkülü ile vezaifi altı komisyona taksim edip bir de uzun zamandan bu yana eksikliğini hissettiğimiz bir istişare heyetini ve irtibat zaafını gidermek gayesiyle koordinasyon kurulunu oluşturma çabasındayız. Eğitim, kalkınma, ittifak. Bu üç gayeye göz atacak olursak, Prof.Dr. Behçet Al hocamız ile eğitim komisyon başkanlığını âli heyeti ile birlikte keyfiyeti (nitelik) oluşturmayı profesyonel ellere emanet ettiğimizi belirtmek isterim. Kalkınma gayemizin istişare kurulu ile hayat bulacağını ve böylece ilerleyen dönemlerde amacımızı, yaptıklarımızı ve hedeflerimizi paylaşacağız.
İlave gayemiz olan ittifaka baktığımızda, yöremizin en deni hastalığı olan ihtilafa nazar edip, teşhis ve tespiti en veciz ifade eden vatan şairine kulak kabarttık: “Girmeden tefrika bir millete düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.” İşte çözüm; toplu vuracak yürekler. Bunu oluşturmalıyız dedik ve önce elimizde ne var diye baktığımızda sermayemizi engin gördük. 4.000’in üzerinde mezunumuz 1453 öğrencimiz, İstanbul’da çok sayıda derneğimiz, yüze yakın irtibatta olduğumuz genel kurul üyesi iş adamımız ve başını bu gayeye adamış 15 yönetim kurulu üyemizin mevcut olduğunu gördük.
Oluşturulacak sinerjiyle kitleleri intibaha getirip gerçek manada bir STK olmayı, ilimiz özelinde sosyal kültürel projeler oluşturmayı, değerli yöneticilerimizin var olan projelerine destek olmanın yanı sıra yeni projeler sunabilmenin zeminini oluşturmayı hedefledik. Ayrıca, yöneticilerimizin yanında böyle güçlü bir STK’nın oluşturulması emri bil maruf nehyi anil münkeri sürekli tebliğ edebilmesi ve ihtiyaç duyulan yatırımlara ferdi ve cüzi değil umumi ve külli manada iştirak edebilmeleri vb yığınla meselede güçlü bir çözüm ortağının varlığı ilimiz için kanaatimizce bir ihtiyaç. İşte böyle bir oluşumun inşası, ibdası ve ihyası hususunda her bir hemşerimizin nefes olmasını bekler; bir düşünürün “Nefes alıyorsanız yaşıyorsunuz demektir. Nefes veriyorsanız yaşatıyorsunuz demektir. Nefes oluyorsanız tarihi siz yazıyorsunuz demektir.” dediği gibi der ve son söz olarak tüm yönetim kurulumuz adına deriz ki; deryada bir damla da olsa madde ve mana planında bu muazzez millete hizmet etmek hem vazifemiz hem de şerefimizdir. Saygılar sunarım.”
MUŞ VAKFI DERGİSİNE AŞAĞIDAKİ LİNKİ TIKLAYARAK ULAŞABİLİRSİNİZ
"HABER: EMRULLAH ÖZBEY"