Birçok kesimin mağdur edildiği bu konu her ne kadar hocaların, ilim adamların ve hukukçuların alanıyla ilgili olsa da insani ve vicdani yaklaşımla konuyu toplumsal açıdan ele alacağım. Kusura bakmayın ve de hakkınızı helal edin; lakin sözünde sahtelik, ruhunda adilik ve kişiliğinde satılmışlık olan bu insanlarla ilgili hak ettikleri için ve duyduğum öfkeden dolayı elimde olmadan sert eleştiri yapacağım; çünkü bu husus sakin, merhametli ve insancıl bir üslubun kullanılacağı bir konu değildir. Tanıklık, herhangi bir olayın çözüme kavuşturulması ve gerçeğin ortaya çıkarılmasına yardımcı olan bir durumdur. Şahitlik, adaletin tecelli etmesi için çok önemlidir. Adaletin gerçekleşmesi ve hakkın ortaya çıkması şahitlerin bu görevi hakkı ve layıkıyla yerine getirmelerine bağlıdır. Şahit olarak bir konuda gösterildiğinizde olay anında ne gördüyseniz ne duyduysanız onu ifade edin. Sakın ha sakın o kişi hakkında önyargılı olup değerlendirmede bulunmayın. Bedeli ne olursa olsun doğruluktan ayrılmayacak, kimsenin hakkına girmeyecek ve tarafsızlığı elden bırakmayacaksınız. Yanlış ve yalan ifadelerde şahitlik yapmak kul hakkına girer ve diğer dünyada bedeli çok ağır olur. Allah’tan korkmaz, kuldan utanmaz bazı aşağılık mahlukatlar olayla alakaları yokken, tanığı yakından tanımıyorken verdikleri ifadelerde sanki ordaymış gibi ithamlarda bulunuyorlar. Çok merak ediyorum da bunca yalan ve iftarı atarken, yalancı şahitlik yaparken hiç mi vicdanınız sızlamıyor, geceleri rahat uyuyabiliyor musunuz, onurlu ve karakterli bir baba olarak çocuğunuza sarılabiliyor musunuz, hiç mi Allah’tan korkmuyorsunuz, öbür dünyada hangi yüzle Mahkeme-i Kübra’ya çıkacak ve nasıl hesap vereceksiniz? Bir insanın yüzüne karşı söyleyemediğiniz şeyleri yalan ve iftiralarla arkasında söylemek erkekliğe sığar mı? Hadi diyelim ki yalancı şahitlik ettiğiniz kişinin haberi olmayacak, ne söylediğinizi duymayacak diye her türlü yalanı söyleme cüretinde bulundunuz. Peki yüce yaradan da mı görmüyor, duymuyor? Siz bunun hesabını Allah’a nasıl vereceksiniz!
Özellikle de kamuda gerçekleşen soruşturma ve kovuşturma esnasında bazı çalışanların, menfaatleri uğruna birilerinin etkisi altında kalıp o kişiyi korumak adına suçsuz ve günahsız kişilere yönelik temelsiz ve haksız ithamlarda bulunurlar. Yalancı şahidin gerçeğe aykırı beyanlarda bulunması ve doğruyu söylenmemesi sonucunda muhakkikleri yanıltmasına, adaletin yanlış yönde gerçekleşmesine ve masum bireylerin haksız yere suçlu gösterilerek mağdur olmasına sebebiyet verebilir. Başkalarının gölgesi altında ve güçlünün yanında saf tutup güçsüz, savunmasız ve masum bir insan aleyhine yalan yere şahitlik yapmak, iftiralarla yalan söylemek, asılsız ve mesnetsiz iddialarda bulunmak, olmayanı olmuş, olanı da olmamış gibi göstermek su katılmamış yalancılık ve en acımasız bir kişilik görünümüdür. Aklınızın bir köşesinde bulunsun; birilerini korumak amacıyla yalancı şahitlik ettiğiniz kişi kadar Allah katında siz de suçlu ve günahkarsınız. İftira atmak ve yalancı şahitlik yapmak onurlu, namuslu ve şerefli erkek adama yakışır mı? En açık ve net şekilde söylüyorum; yalancı şahitlik satılmışlığın diğer adıdır. Gerçekten aklım almıyor! Dindar kimliğe bürünmüş ve her gün dini paylaşım yapan sözde muhafazakarların iftira ve yalancı şahitlik yapmaları tam bir akıl tutulmasıdır. Büyük günahlardan olduğunu bile bile bu hataya düşmeleri o kadar can yakıcı ki... Bre sahtekarlar! Namaz kılacaksın, oruç tutacaksın sonra da gidip yalancı şahitlik yapacaksın, bir elde kadeh bir elde Kur’an! Dindarım diyen bir insana yakışır mı bu zıtlık? Terk edin namazı, tutmayın orucu, gidin yalancı şahitlik yapmaya devam edin; çünkü sizin yüzünüzden namaz kılan insanlara duyulan güven azalıyor. Demem o ki bir insanın kalbi dürüst olmadıkça imanı doğru olmaz. Kişiyi itibarsızlaştırma amacı taşıyan iftira ve yalancı şahitlik iftira edilen kimse için yaralayıcı durumdur. Art niyetli tutumunuz ve söylemleriniz sonucunda insanlara ne kadar zarar verdiğinizin farkında değilsiniz; lakin iftira ve yalancı şahitlik sonucunda yaptığınız hata insanların hayatına mal oluyor, birçok insan mağdur duruma düşüyor, aile saadetleri bozuluyor ve düzenleri alt üst oluyor. Şunu unutmayın ki hak her zaman yerini bulur. Acımasızca kaderleriyle oynadığınız, zarar görmesine sebep olduğunuz ve incittiğiniz insanın bedduasından korkun. Yalancı şahitlik yaptığınız durum ve attığınız iftiranın size dönüşü illaki olacaktır ve yaktığınız yerden yanacaksınız. İnandığım tüm değerler üstüne yemin edebilirim ki; yaşattığınızı yaşamadan ve o mazlumun ahı sizden çıkmadan can vermeyeceksiniz. Size tavsiyem bu can bedenden çıkmadan gidin kul hakkına girdiğiniz kişiden helallik isteyin.
Rabbim cümlemizi şeref yoksunlarının iftira belasından kurtarsın, yalancıların şerrinden korusun! Yüce yaradan, bizleri yalancı şahitlik yapmaktan muhafaza eylesin…