Biga Devlet Hastanesi’nden geçici görevle Muş’a görevlendirilen Dr. Rukiye Kara, yürütmenin durdurulması için açtığı davayı inceleyen Çanakkale 1. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Velayeti altındaki 13 yaşındaki çocuğuyla tek başına yaşayan KBB Uzmanı Op. Dr. Rukiye Kara, Biga Devlet Hastanesi’nden geçici görevle Muş’a görevlendirildi. Dr. Kara, 13 yaşındaki çocuğunu yalnız bırakmayacağını söyleyip görevlendirmeye tepki göstermişti. Bunun üzerine harekete geçen Hekim Birliği Sendikası duruma müdahil oldu ve yürütmenin durdurulması için dava açtı. Davayı inceleyen Çanakkale 1. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Çanakkale’nin Biga İlçe Devlet Hastanesi’nde görevli KBB Uzmanı Op. Dr. Rukiye Kara, 1 aylık geçici görevle Muş’a görevlendirmişti. Velayeti altındaki 13 yaşındaki çocuğuyla tek yaşayan Op. Dr. Rukiye Kara, çocuğunu yalnız bırakıp Muş’a gidemeyeceğini açıklamıştı. Bunun üzerine harekete geçen Hekim Birliği Sendikası görevlendirmenin hukuka aykırı olduğunu gerekçesiyle, yürütmenin durdurulması için adli makamlara başvurdu. Çanakkale 1. İdare Mahkemesi, başvuruyu görüştü ve görevlendirmenin hukuka aykırı olduğuna karar verdi.
HUKUKA UYARLIK BULUNMADIĞI SONUCUNA VARILDI
Çanakkale 1. İdare Mahkemesi tarafından alınan kararda şu ifadelere yer verildi, “4924 Sayılı Kanun kapsamında sözleşmeli personel olarak istihdam edildiği, bu kanunun amaç maddesinde açıkça belirtildiği üzere eleman temininde güçlük çekilen yerlerde ve hizmet dallarında sağlık hizmetinin aksamadan verimli bir şekilde yürütülmesinin amaçlandığı, dördüncü maddesinde ise bu kanun kapsamında çalışan personelin geçici görevle başka bir yere görevlendirilmesi mümkün ise de görevlendirme şartlarının sayma usulüyle belirtildiği, (deprem, yangın, su baskını, yer kayması, çığ ve benzeri afetler, olağanüstü hal, seferberlik ve savaş hali ile yılda bir ayı geçmeyen hizmet için eğitim çalışmaları) ve ancak bu sayılan haller durumunda geçici görevlendirme yapılabileceğinin, bunların dışında ise yapılamayacağının açıkça düzenlendiği dikkate alındığında, davacı hakkında yapılan geçici görevlendirmenin Kanunda sayılan nedenler kapsamında yapılmadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Öte yandan dava konusu işlemin Sağlık Bakanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin “geçici görevlendirme” başlıklı 11. Maddesi kapsamında tesis edildiği görülmekte ise de 4924 sayılı Eleman Temininde Güçlük Çekilen Yerlerde Sözleşmeli Sağlık Personeli Çalıştırılması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun kapsamında istihdam edilen davacı hakkında tesis edilebilecek geçici görevlendirme işlemi yönünden adı geçen Kanun’un özel düzenlemeler içerdiği, bu yönüyle ilgili yönetmeliğe göre uygulanabilirlik açısından önceliğinin bulunduğu, nitekim davacı ile imzalanan hizmet sözleşmesinin son maddesinde de sözleşmede hüküm bulunmayan hallede adı geçen kanun hükümlerinin uygulanacağına atıf yapıldığı anlaşıldığından, işlemin yönetmelik kapsamında tesis edilmesinin yukarıda hukuka aykırılığına karar verilen işlemi hukuka uygun hale getirmeyeceği açıktır” ifadelerine yer verildi.
“TELAFİSİ GÜÇ ZARARLAR OLUŞABİLECEĞİ AÇIKTIR”
Yapılan görevlendirmenin davacı açısından telafisi güç ya da imkansız zararların oluşacağının açık olduğunun belirtildiği kararda şunlar kaydedildi, “Ayrıca, dava konusu işlem ile davacının halihazırda görev yaptığı il dışına ve de geçici süreli olarak görevlendirildiği dikkate alındığında; dava konusu işlemin icrasına devam edilmesi halinde, davacı açısından telafisi güç ya da imkansız zararların oluşabileceği açıktır. Açıklanan nedenlerle, davacının, dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulması talebinin kabulüne, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 27’nci maddesi uyarınca dava konusu işlemin yürütmesinin teminat alınmaksızın durdurulmasına, kararın tebliği tarihini izleyen günden itibaren 7 gün içerisinde Bursa Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.”
SES’TEN HASTANE YÖNETİMİNE TEPKİ
Öte yandan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Çanakkale Şubesi tarafından Biga Devlet Hastanesi önünde düzenlenen basın açıklamasında, yapılan görevlendirmeye tepki gösterildi.
SES Çanakkale Şube Başkanı Oya Hacat ve SES Şube Kadın Sekreteri Gamze Sunar Yeren tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Bugün burada Biga’daki sağlık emekçilerine, üye ve yöneticilerimize uygulanan baskıları, mobbing ve sürgün politikalarını, sendikal örgütlenmeyi engelleyen tutum ve davranışları ifşa etmek için toplandık. Malumunuz olduğu üzere son günlerde Biga Devlet Hastanesi başta olmak üzere Biga’daki sağlık kurumları bilhassa sendikalı hekimlere uyguladığı baskı ve sürgün niteliğindeki geçici görevlendirmelerle gündemdeki yerini koruyor. Bu yaşananların bir kısmı Karabiga Belediye Başkanıyla ilgilidir. Bu belediye başkanının hekimlerle yaşadığı muhtelif tartışmalar neticesinde hekimler hedefe konmaktadır. Politik adreslerden verilen talimatlarla görev yerleri il sağlık müdürlüğü tarafından değiştirilmekte, iki üç aylık geçici görevlendirmelerle Muş, Hakkari gibi illerimize sürülmektedirler. Karabiga Belediye Başkanı bir yakınını Biga Devlet Hastanesi KBB uzmanı Op. Dr. Rukiye Kara’ya randevusuz muayene ettirmek istemiş, hekim arkadaşımız yardımcı olmasına rağmen taşkınlık çıkardığı için hakkında beyaz kod vermiştir. Hekim Birliği Sendikası Biga İlçe Temsilcisi olan Kara velayeti kendinde olan 13 yaşındaki oğluna rağmen bir aylığına Muş’a geçici görevlendirilmiştir.”
Dr. Kara’nın açtığı davada mahkemece yürütmeyi durdurma kararı verildiğinin ifade edildiği açıklamada şunlar kaydedildi, “Bu spesifik örneklerden anlaşılacağı üzere mesleğini layıkıyla ve huzur içinde yapmak isteyen hekimlere ve sağlık çalışanlarına verilmek istenen mesaj şudur: 'Usulsüz taleplere itiraz etmeyin, ne deniyorsa sorgulamadan yapın, kışkırtılmış sağlık talebine ne olursa olsun cevap verin, hastaların hekimin inisiyatifini hiçe sayacak basınçlarına boyun eğin, işiniz gücünüz hasta ve yakınlarını memnun etmek olsun, sağlık hizmeti üzerinden kentlilere şirin görünme politikalarımıza ket vurmayın, işinizi değil bizim istediğimizi yapın.’ Yerel seçimler yaklaştıkça bu durum daha da ağır bir politik-psikolojik baskı olarak hissettirilmektedir. Emeğimizin karşılığını hiçbir şekilde vermeyerek, maaşlarımızı enflasyon karşısında sürekli eriterek, motivasyonumuzu, çalışma aşk ve şevkimizi giderek daha çok düşürerek yetersiz personelle yoğun çalıştırma temposu içinde bizleri her gün daha çok tüketerek en ufak hak aramamızı her nevi baskı, mobbing ve sürgünle bizleri sindirmeye çalışan konunun muhataplarına buradan sesleniyoruz: Yandaş muhtarlarınızdan da, partili belediye başkanlarınızdan da, protokol hastalarınızdan da, sağlık çalışanlarına düşman sağlık politikalarınızdan da bıktık. Ama yine de korkmuyoruz, yılmıyoruz, haklarımız için mücadele etmeye devam ediyoruz. Bize sendikal mücadele sınırı çizmeye çalışanlara hatırlatmak isteriz: Bizim tarihimiz, tüzüğümüz ve gücümüz çemberlere sığmaz. Halkın sağlık hakkından, kamusal kaynakların verimli kullanılmasına, emekçilerin özlük, sosyal ve demokratik haklarından, sağlık eğitimi kalitesine kadar her şeyi dert ediyoruz ama dertlenmiyoruz. Umudumuzu ve mücadele azmimizi büyütmeye devam ediyoruz. Sendikamız ve üyelerimiz üzerindeki baskının yoğunlaştığı bugünlerde üyemiz olsun olmasın, tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin yanında olduğumuzu, maddi, manevi ve hukuki olarak desteğe her zaman hazır olduğumuzu yineliyoruz. Kimsenin hakkının yenmesine müsaade etmeyeceğiz. Nerde bir adaletsizlik, haksızlık, hukuksuzluk varsa orda olacağız. Yalnız değilsiniz, asla yalnız yürümeyeceksiniz.”
"HABER MERKEZİ"