DEVA Partisi İlçe Başkanı Öner Ergün Basın Açıklaması
Değerli Malazgirt Halkı Bir milleti millet yapan tarihi değerleri ve ekonomisidir. Türkiye'nin, dolayısıyla ilçemiz Malazgirt'in ekonomisi ortadadır. Her gün gelen fahiş zamlar yüzünden ne çiftçiler ektikleri tarlalarından gelir elde etmekte nede ticaret yapan vatandaş, sattığı malın karşılığını alabilmektedir. İlçemizde fabrika ve benzeri sanayi kuruluşu olmadığından, günlük işler yaparak geçinmeye çalışan hemşerilerimiz, batıya göçmekten ya da yurt dışına kaçmaktan başka çare bulamamaktadır. İktidarın seçim öncesinde Söz verdiği fabrika ve tesisler ne oldu demek isterdim, ama bir hastaneyi dahi faaliyete sokamayan bir yönetimden bunların cevabını beklemek çok saçma olur. Söz verdikleri çalışmaları yapmak şöyle dursun, elimizden alınan tarihimize bile sahip çıkmamakta seslerini çıkarmamaktadırlar. Hakkımız olan yatırımlar nereye gidiyor dediğimizde ise, kendine yapay bir tarih devşiren bununla da kalmayıp Malazgirt’in tarihine göz koyan, Ahlat bürokrasisi ve siyasileri karşımıza çıkıyor. Onları tebrik ediyorum kendi şehirleri için her yolu deniyorlar. Bizim bürokrat ve siyasilerimiz ise ancak koltuk makam kavgasına tutuşup halkı perişan etme dışında birşey yapmamaktadırlar. En son Bitlis'li AK Parti Genel Başkan Yardımcısının söylemleri ve Devlet Bahçeli'nin Ahlata karşı takındığı kayırıcı tutum, halk arasında "Kürt Malazgirt Türk Ahlata ezdiriliyor" düşüncesini yaymakta ve ayrımcılığı tekrar hortlatmaktadır. Aslında oturup biraz mantıklı düşününce bütün taşlar yerine oturuyor, ilçemizin bilerek geri bırakıldığı, yatırımların çevre il ve ilçelere bilerek dağıtıldığı asıl amacın bu geri bırakılmışlık ile birlikte, daha fazla oy devşirebildikleri Ahlat'a, Ahlatlılara yaranma amacı taşıdığı gün yüzüne çıkıyor. Bu sahiplenme halkın sözcüsü olan biz siyasi parti temsilcileri ve seçilmişlerin öncelikli vazifesidir, bu tarihe ve hakkımıza sahip çıkmak sadece biz Deva Partisi değil her kesimin öncelikli görevidir ve bu konuda her zaman olduğu gibi şimdide üzerimize düşeni yapacağız, yapmak için bir dakika bile tereddüt etmeyeceğiz. Herkesin elini taşın altına koyması ve üzerine düşeni yapmasını temenni ediyoruz. Ben burada Malazgirt'in il olması veya ahlatın il olmaması konusunda bir şey demiyorum. Bu yapılanlar siyasi çıkarlar uğruna iki komşu ilçeyi ve ilçe halkını karşı karşıya getirmekten kin ve nefret tohumları ekmekten başka bir işe yaramaz ki bundan nemalanacaklarda ortadadır.. Ben bir şehrin katledilen tarihi değerlerinin ve yatırımlarının iadesini istiyorum. Malazgirt her daim Anadolu'nun kapısı bununla birlikte sultan Alparslan'ın diyarıdır ve öyle kalacaktır...