Süphan Dağına tırmanan Malazgirtli ekip gözünü Ağrı’ya dikti

Malazgirt’te bir grup dağcı yıllarca tırmandıkları Süphan Dağının ardından bu kez Türkiye’nin en büyük dağı olan Ağrı Dağı’na tırmanmayı hedefliyor. Dağcı ekibin Ağrı yolculuğu başladı.

 

ALPASLAN DİYARI-Muş’un Malazgirt ilçesinde yaşayan bir grup dağcı ekibi defalarca Süphan Dağına tırmanış yaptıktan sonra gözünü Türkiye’nin çatısı Ağrı Dağı’na dikti. Defalarca Malazgirt bölgesinden Süphan Dağına tırmanan dağcı ekibi, Malazgirt’ten yola çıkarak Ağrı dağına yola aldı.

 

En büyük hayallerinden biri de Ağrı dağına çıkmak olan ekipten Bilal Yılmaz (öğretmen), Mehmet Yılmaz (makinist), Doç. Dr. Salih Gülen (öğretim üyesi), Gökhan Asya (öğretim görevlisi) Doğubayazıt’a ulaştıktan sonra uzun ve zorlu yolculuğa başladı.

 

Bu tür tırmanışların kendileri için birer tutkuya dönüştüğünü, yolculuğun ve zirveye ulaşmanın verdiği hazzın bu zorlu sürece bir sünger çektiğini ifade eden dağcı ekipten Bilal Yılmaz, Ağrı Dağı’na tırmanma arzusu duyanlara da küçük bir yol haritası olması adına şunları söyledi: “Tırmanışınızın güvenli ve daha sağlıklı yürüyebilmesi için öncelikle size rehberlik edecek ve ihtiyaçlarınızı temin edecek bir tur şirketiyle iletişim kurmanızı öneririm. Bu tur şirketi size tırmanış ekipmanları, ağır yüklerinizi taşımanız için atlar, konaklamalarınız için çadır ve benzeri malzemeler, yeme içme ihtiyaçları, aklimatizasyon ve rota için rehber temin edecektir.”

 

“İLK DURAĞIMIZ DOGUBAYAZIT”

 

 

Yılmaz, “Tırmanış rotamızın ilk durağı Ağrı Doğubayazıt, buradan 2 bin 200 rakımlı çevirme köyüne araçlarla geldik. Burada ağır yüklerimizi atlara yükledik, 3 bin 200 kampına doğru tırmanışa başladık. 3 bin 200 kampına tırmanışımız yaklaşık 5 saat sürdü. Geceyi bu kampta geçirdikten sonra sabah aynı şekilde 4 bin 200 kampına varmak için tırmanışa başladık. Etap kısa ama dikti. İlk etap iri kaya bloklarının sürüklendiği bir sel yarıntısı ile başlıyor. Daha sonra patikaya giriliyor. Patika oldukça belirgin şekilde ve güzel bir eğimle yükselerek Öküz Deresi ile 3 bin 200 m. kampı arasındaki sırta çıkıyor. Sırta ulaşınca patika doğrudan zirve yönünde devam ediyor. Yaklaşık 5 saatin ardından bu ana kampa ulaştık. Burada da dinlendikten sonra gece yarısı saat 1 de uyanıp zirve tırmanışı için hazırlık yaptık hava oldukça soğuk, o yüzden şartlara uygun kalın, yalıtımlı, su geçirmez giysiler giymeniz lazım. Hazırlık bittikten sonra zirve tırmanışına başladık. Kısa bir süre sonra keskin bazalt bloklarının bulunduğu sırta vardık. Etabın sonunda bazalt blokları aştıktan sonra zirveye giden buzul platosu üzerindeki yaklaşık 100 metre uzunluğunda yan geçişe geldik. Yan geçişten sonra zirvenin altındaki buzul platosuna vardık. Buzul platosundan zirveye çıktık. Tırmanışımız yaklaşık 6 saat sürdü.” dedi.

 

“ZİRVEDE DÜNYANIN YUVARLAK OLDUĞUNU HİSSEDİYORSUNUZ”

 

Yılmaz, “Zirve o kadar yüksek ki buradan dünyanın yuvarlak olduğunu rahatlıkla hissedebilirsiniz. Zirvede bir süre durduktan sonra inişe geçtik. 4 bin 200 kampına inip bir saat dinlendikten sonra 3 bin 200 kampına indik. Burada 1 gece geçirdikten sonra çevirme köyüne oradan da araçlarla Doğubayazıt’a geldik. Çok yorucu ama inanılmaz keyifli bir yolculuktu. Bu serüveni keyifle dinlediğimiz ekibimiz sonraki hedeflerinin İran’daki 5 bin 610 m. Yüksekliğindeki Demavent Dağı olduğunu, bu tutkunun her tırmanışta giderek artacaktır.” şeklinde konuştu.

 

Haber İlhan Güvenir

 


15.09.2023 14:32